İklim Değişikliği ve Solunum Sağlığı Üzerindeki Etkileri

İklim Değişikliği Astım ve Alerjiyi Tetikliyor

Uzmanlar, iklim değişikliğinin solunum sağlığını olumsuz etkilediğine dikkat çekiyor. Bu konuda araştırmalar yapan Dr. Ece Yıldız Öztürk, iklim değişikliğinin en fazla solunum rahatsızlıklarına sebep olduğunu belirtiyor. Hava kirliliği, polen düzeylerindeki artış ve sıcaklık değişimleri, alerji ve astım hastalıklarının görülme sıklığını artırıyor.

Araştırma Bulguları

Dr. Öztürk, Ege Üniversitesi’nden Prof. Dr. Özlem Göksel ile birlikte yürüttükleri çalışmada, iklim değişikliğinin astım, alerjik rinit ve diğer bağışıklık sistemine bağlı solunum yolu hastalıklarını artırdığına dair bulgular elde ettiklerini ifade ediyor. Araştırmalar, polen düzeylerini artıran olumsuz iklim koşullarının alerji ve astım hastalıklarını daha yaygın hale getirdiğini gösteriyor.

Polen Yükü Arttı

İklim değişikliği ile birlikte bitkilerin polen üretiminin arttığını kaydeden Dr. Öztürk, özellikle bahar döneminde polen seviyelerinin yükseldiğini vurguluyor. Bu durum, alerjik rinit gibi polen kaynaklı alerjisi olan ve astım rahatsızlığı çeken bireyler için daha fazla semptom yaşanmasına neden oluyor. Sıcak hava dalgaları ve ani yağışlar, hava kalitesini olumsuz etkileyerek bölgesel hava kirliliğini artırabiliyor.

Hava Kalitesi ve Alerjik Tepkiler

Atmosferdeki kirleticilerin artması, alerjenlerin mukozal zarlarla etkileşimini değiştirerek alerjik reaksiyonları tetikleyebiliyor. Sıcaklık artışları, polenlerin yayıldığı dönemleri uzatır; bu da alerjik rahatsızlıkların artmasına yol açar. Özellikle şehirleşmenin yoğun olduğu bölgelerde hava kalitesinin düşmesi, alerjik reaksiyonların yaygınlığını artırıyor.

Yaşam Tarzı Değişikliklerinin Önemi

Dr. Öztürk, alerji ve astım yönetiminde yaşam tarzı değişikliklerinin önemli bir rolü olduğunu belirtiyor. Alerjenlerle teması azaltmak amacıyla hijyen önlemlerinin artırılması ve alerjen kaynaklarının ortadan kaldırılması gerektiğini vurguluyor. Dış mekan aktivitelerini, alerjenlerin yoğun olduğu dönemlerde sınırlamak, semptomların hafifletilmesine yardımcı olabilir.

Bireylerin sağlıklı beslenmesi, düzenli egzersiz yapması da alerjik semptomların kontrolüne destek sağlar. Omega-3 yağ asitleri, D vitamini ve antioksidan içeren gıdaların tüketimi, bağışıklık sistemini güçlendirerek alerjik reaksiyonları azaltabilir.

Sonuç

İklim değişikliği, astım ve alerji hastalarının yaşam kalitesini tehdit eden önemli bir faktördür. Bilgilendirme ve farkındalık çalışmalarının artması, bu konuda daha sağlıklı yaşam stratejileri geliştirilmesine katkı sağlayabilir.