Google Hissedarlarının Anlaşması ve Rekabet Karşıtı Uygulamalar

Google’ın çatı şirketi Alphabet, hissedarlarıyla yaptığı yeni anlaşma ile dikkatleri üzerine çekti. Hissedarların, şirketin rekabete aykırı uygulamalarını sonlandırmasını talep etmesi üzerine 500 milyon dolarlık bir çözüm paketi hazırlandı. Bu gelişme, Google’ın daha önceki antitröst davalarının gölgesinde gerçekleşiyor.

Anlaşmanın Ayrıntıları

Alphabet, hissedarlarla yapılan anlaşma çerçevesinde, belirlenen 10 yıl süresince kapsamlı reformlar gerçekleştirecek. Anlaşmaya göre, şirket bu süreçte 500 milyon dolarlık bir bütçe ayıracak. Bu bütçe, sadece yasal sorunların üstesinden gelmek için değil, aynı zamanda çalışanların yasal riskleri daha iyi tespit etmesine yardımcı olacak reformlar için de kullanılacak.

Anlaşmadaki en dikkat çekici madde, Alphabet’in kendi yönetim kurulu seviyesinde “uyum ve antitröst riskleri” üzerine karar alma yetkisi olan bir komite kurulmasıdır. Bu komite, doğrudan CEO Sundar Pichai’ye rapor verecek. Bu uygulama, ABD’deki diğer şirketlerde nadiren görülmektedir ve Google’ın iç süreçlerinin daha sağlam bir yapıya kavuşmasını amaçlamaktadır.

Rekabet Karşıtı Uygulamalar ve Yasal Süreçler

Google, son yıllarda özellikle reklam alanındaki uygulamaları nedeniyle birçok kez rekabet karşıtı uygulamalarla suçlandı. 2021 yılında Michigan merkezli bir emeklilik fonu tarafından açılan ilk dava, şirketin tekelleşme uygulamalarının uzun vadede zarar vereceği iddialarıyla başlamıştı. Bu dava, zamanla daha da güçlendi ve Google’ın karşılaştığı antitröst davalarını artırdı.

Son Dönemdeki Davalar

Google, 2023 ve 2024 yıllarında birçok önemli antitröst davasını kaybetti. Epic Games’in açtığı davada uygulama dağıtımı sorunları gündeme gelirken, ABD Adalet Bakanlığı’nın açtığı davada arama motoru alanında tekelleşme iddiaları kanıtlandı. Son olarak, reklamcılık alanında kaybedilen bir dava, şirketin ana gelir kaynağını tehdit eder hale geldi.

Bu davaların sonuçları, Google’ın iş modelinde köklü değişiklikler yapmasına sebep olabilir. Şirketin Google Play’i diğer uygulama mağazalarına açması, reklam verilerini rakiplere sunması ve hatta mevcut Chrome tarayıcısını satması gerekebilir. Tüm bu önerilen reformlar, şirketin karşı karşıya olduğu yasal yükümlülükleri azaltma çabası olarak değerlendirilmektedir.

Yargının onayı ve Önü Açık Reform Planları

Yapılan anlaşmanın, San Francisco’daki ABD Bölge Yargıcı Rita Lin’in onayına tabi olduğu belirtiliyor. Ancak bu aşama genellikle bir formalite olarak değerlendiriliyor. Anlaşma uyarınca Alphabet, herhangi bir suçlamayı kabul etmeyecek. Bununla birlikte, 500 milyon dolarlık reform bütçesinin yanı sıra yasal danışmanlık giderleri de şirketin üstlenmesi gereken ek yükümlülükler arasında yer alıyor.

Alphabet’in sözcüsü, yıllar içinde güçlü bir uyum süreci oluşturmak için önemli kaynaklar ayırdıklarını ve uzun sürecek bir davadan kaçınmak adına bu taahhütleri vermekten memnun olduklarını ifade etti. Bu ifadeler, şirketin hukuki süreçlerden uzak durma isteğini yansıtmaktadır.

Sıkça Sorulan Sorular (SSS)

Google’ın hissedarlarla yaptığı anlaşmanın amacı nedir?

Hissedarlarla yapılan anlaşmanın amacı, Google’ı rekabet karşıtı uygulamalardan uzaklaştırmak ve hukuki sorunlarla karşılaşmaktan kaçınmaktır. Şirket, 10 yıl içerisinde kapsamlı reformlar yapmayı taahhüt etmiştir.

Rekabet karşıtı uygulamalar neden önemlidir?

Rekabet karşıtı uygulamalar, pazarın işleyişini bozarak tüketicilere zarar verebilir. Google’ın rekabeti baltalayan uygulamaları, şirketin geleceğini tehlikeye atmaktadır.

Alphabet, yasal süreçlerde başka hangi önlemleri almayı planlıyor?

Alphabet, yasal süreçlerde uyum ve antitröst risklerini kontrol etmek amacıyla yönetim seviyesinde bir komite kurmayı planlıyor. Bu komite, CEO’ya doğrudan rapor vererek yasal riskleri önceden tespit etmeye yardımcı olacaktır.

Anlaşmanın yasal onayı hangi aşamada?

Anlaşma, San Francisco’daki ABD Bölge Yargıcı Rita Lin’in onayına tabi. Ancak bu onayın, genellikle bir formalite olduğu düşünülmektedir.

Sonuç

Google’ın hissedarlarla yaptığı bu anlaşma, şirketin hukuki sorunlardan kaçınma arzusunu yansıtmaktadır. Rekabet karşıtı uygulamalarla ilgili alınan tedbirler ve 500 milyon dolarlık reform bütçesi, Google’ın gelecekte daha sağlıklı bir yapı kazanmasına yönelik adımlar olarak değerlendirilmektedir. Ancak bu çabaların, şirketin geçmişte yaşadığı sorunları tamamen ortadan kaldırıp kaldıramayacağı belirsizliğini korumaktadır. Rekabet koşullarının daha sağlıklı hale gelmesi ve her birey için daha adil bir teknoloji ortamının oluşması, bu süreçlerin başarıyla sonuçlanmasına bağlı olacaktır.